Soru: Bir adamla evlendim ve evlendikten sonra benden kardeşlerine karşı yüzümü açmamı istedi, aksi halde beni boşayacağını söyledi. Ben boşanmaktan korkuyorum, ne yapmalıyım?
Şeyh b. Baz’ın cevabı: “Erkeğin, hanımı
erkeklere karşı yüzünü açmadığı için nikâhı fesh etme hakkı yoktur. Bu yakışmaz
da. Eşinin yüzünü kardeşleri, amcaları, enişteleri, amcaoğulları gibi mahremi
olmayanların yanında açtıracak kadar ailesine gevşek davranıyorsa bu
zayıflıktır, caiz değildir. Ona itaat edilemez. İtaat ancak meşru olan
şeylerdedir. Hatta boşasa bile yüzünü örtmesi farzdır. Eğer boşarsa Allah onu
ondan daha hayırlısı ile rızıklandıracaktır. Allah Teâla buyuruyor ki:
وَإِنْ
يَتَفَرَّقَا يُغْنِ اللَّهُ كُلًّا مِنْ سَعَتِهِ وَكَانَ اللَّهُ وَاسِعًا حَكِيمًا
“Eğer (eşler) birbirinden ayrılırsa Allah, bol nimetinden her birini
zenginleştirir (diğerine muhtaç olmaktan kurtarır)” (Nisa 130)
Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
مَا تَرَكَ عَبْدُ للهِ أَمْراً لاَ
يَتْرُكُهُ إِلاَّ لَهُ، إِلاَّ عَوَضَهُ اللهُ مَا هُوَ خَيْرٌ لَهُ
“Kim bir şeyi Allah için terk ederse, Allah ona ondan daha hayırlısını
verir.”[1]
Allah Azze ve Celle buyurmuştur ki:
وَمَنْ
يَتَّقِ اللَّهَ يَجْعَلْ لَهُ مِنْ أَمْرِهِ يُسْرًا
“Kim Allah'tan sakınırsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.” (Talak
4)
Kocasının, eşi iffet ve selamet sebeplerinden olan örtünme sebebiyle
boşanma ile tehdit etmesi de caiz değildir. Allah’tan afiyet dileriz.”
Tesettürü Yasaklayan Ülkelerdeki
Müslüman Kadınların İdarecilere İtaat Etmemeleri Gerekir
Soru: Ülkemin
yöneticilerinin kararı ile genç kızlar ve bütün kadınlar tesettürü terk etmeye
ve başlarını açmaya zorlanıyorlar. Benim bu şekilde yapmam caiz midir? Ben bunu
reddetsem işe ve okula son vermek veya hapse atılmak gibi cezaları var.
Şeyh İbn Useymin’in cevabı: Bu senin ülkende meydana
gelen bela, kulun imtihan edildiği işlerdendir. Allah Subhanehu ve Teâla
buyurur ki:
أَحَسِبَ
النَّاسُ أَنْ يُتْرَكُوا أَنْ يَقُولُوا آمَنَّا وَهُمْ لَا يُفْتَنُونَ * وَلَقَدْ فَتَنَّا
الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ فَلَيَعْلَمَنَّ اللَّهُ الَّذِينَ صَدَقُوا
وَلَيَعْلَمَنَّ الْكَاذِبِينَ
“İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece "İman ettik"
demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar? And olsun ki, biz onlardan
öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya
çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.” (Ankebut 2-3)
Bu ülkedeki Müslüman kadınların idarecilere itaat etmemeleri gerekir. Bu
karşı çıkılması gereken bir iştir. Münker hususunda idareciye itaat reddedilir.
Allah Azze ve Celle buyurmuştur ki:
يَاأَيُّهَا
الَّذِينَ آمَنُوا أَطِيعُوا اللَّهَ وَأَطِيعُوا الرَّسُولَ وَأُولِي الْأَمْرِ
مِنْكُمْ
“Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Rasule itaat edin ve sizden olan
ulül-emre (idarecilere) de.” (Nisa 59)
Bu ayet düşünülürse Allah Teâla’nın: “Allah'a itaat edin. Rasul'e itaat
edin ve sizden olan ulül-emre (idarecilere) de” İfadesinde itaat kelimesini
üçüncü defa tekrar etmediği görülür.
Bu da gösterir ki idarecilere itaat, onların Allah’a ve Rasule itaat
etmesine bağlıdır. Eğer onların emri Allaha ve rasulüne itaate muhalif ise
onların Allah’a ve rasulüne muhalif emirlerini dinlemek de itaat etmek de
yoktur.
لاَ طَاعَةَ لِمَخْلُوقٍ فِي
مَعْصِيَةِ الْخَالِقِ
“Yaratıcıya isyan olan hususta mahlûka itaat yoktur.”[2]
Bu açıdan kadının uğradığı sıkıntı ve eziyetlere sabretmesi, Allah’tan
yardım istemesi, Allah’ın idarecilerini hakka hidayet etmesini dilemesi
gerekir.
Kadını evden çıkmaya da zorlayacaklarını sanmıyorum. Evden çıkmaya
zorlayamazlar. Bu işten kurtulana kadar imkânı nispetinde evinde kalması
gerekir.
Günaha girmesi söz konusu
olduğu zaman okula gitmesi de caiz değildir. Bilakis dini ve dünyası hakkında
ihtiyaç duyduğu şeyleri evinde öğrenmekle yetinir. Hülasa, münker bir hususta
idarecilere itaat asla caiz değildir.”
[1]
Sahih. İbn Ömer radiyallahu
anhuma’dan: Ebû Nuaym Hilyetu'l-Evliyâ (2/196) Ebu Bekr ez-Zekvani Emali (el
yazma no: 146) Ebu Tahir es-Silefi Tuyuriyyat (971) İbn Asakir Tarih (10/374,
52/153) Deylemi (6206)
* Ubeyy b. Ka’b
radiyallahu anh’den: Ebû Dâvûd Zühd (201) İbnu’l-Mubarek Zühd (36) Şecerî
Emali (2468) Dineveri Mucalese (2583) el-Esbehani et-Tergib ve’t-Terhib (715)
İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’l-İlm (42) isnadında Muslim b. Şeddad vardır. Onun
hakkında İbn Hibban ve el-İcli sika demişlerdir.
* Katade ve
Ebu’d-Dehmâ bir bedeviden sahih isnad ile: Ahmed (5/78, 79, 362) Veki Zühd
(2/635) Beyhaki Şuab (5748)
[2]
Sahih. Ahmed (1/131) Buhârî (7257)
Muslim (1840)